Sayfalar

1 Ocak 2013 Salı

DEVRE ARASININ İNCİLERİ

Futbolda devre arasında transfer yapmak, istiridyeden inci çıkarmaya benzer. Her zaman şanslı olamazsınız. 
MERT NOBRE 

Devre arası gelip sanki yıllarca o takımda oynamış gibi uyum sağlayan ve takıma katkı yapan futbolcu denince akla ilk gelen isim. Şimdilerde Mersin İdman Yurdu'nda oynayan Mert (Marcio) Nobre'nin, belki de şaşmamak gerekir, bu devre arası transfer döneminde de talibi çok.

2003-2004 sezonunun devre arasında Fenerbahçe'ye Brezilya'nın Cruzerio takımından kiralanan Nobre, takımının formasını üzerine geçirir geçirmez gollerine başladı. İlk maçında iki gol kaydeden Mert Nobre'yi değerli kılan bir başka gol de Galatasaray derbisinde geldi. Fenerbahçe, sezon sonunda şampiyonluğa ulaştığında Nobre'nin hanesinde 18 maçta 12 gol yazıyordu.

MOUSSA SOW

Halen Fenerbahçe'nin en büyük gol silahı olan Moussa Sow, 2011-2012 sezonunun devre arasında takıma katıldı.

Sow'un Fenerbahçe formasıyla çıktığı ilk maç Beşiktaş derbisiydi ve 2-0 kazanan Fenerbahçe'nin gollerinden birini de o kaydetmişti.

Sow'un kendisini ispatladığı maç ise kuşkusuz Galatasaray karşılaşmasıydı. Fenerbahçe ile yedinci maçına çıkan Sow, Fenerbahçe kariyerindeki beşinci golünü röveşata ile atmıştı. O gol, FIFA tarafından yılın en güzel golleri arasında seçildi.

Sow, yarım sezondaki en kritik gollerinden bir diğerini de Türkiye Kupası'nda Fenerbahçe'nin 2-0 geriye düşüp önce beraberliği sağladığı, sonra da penaltılarla yarı finale yükseldiği Kayserispor karşılaşmasında attı. 90+2'de durumu 2-2'ye getiren Sow, sarı lacivertlilerin 30 yılı bulan kupa hasretini dindirme yolunda turu müjdeleyen golü kaydetmişti. 

FRANK RIBERY 

Galatasaray'a adeta tombaladan çıkmış gibi gelen, sonrasında ise çok değerlenen; gidişiyle ise büyük olay olan Fransız futbolcu.

Galatasaray yönetimi Ocak 2005'te aslında İtalya'da futbolcu arayışındaydı. Rota bir anda Metz'de oynayan ve Fransa'nın geleceğine damga vuracak futbolculardan biri olarak gösterilen Ribery'ye çevrildi. 22 yaşındaki futbolcu sadece dört ay kaldığı Galatasaray'dan menajerinin kurnazlığı sayesinde ayrıldı. O dönemde maddi sıkıntı yaşayan sarı kırmızılı kulüp, futbolcunun ödemesini yapamamıştı! Sonrasında Galatasaray Spor Tahkim Mahkemesi'ne başvurmuş ama haksız bulunmuştu.

Galatasaray'ın Fenerbahçe'yi 5-1 yendiği Türkiye Kupası finalinde kaydettiği gol ve oynadığı oyunla taraftarın aklına kazınan Ribery, ayrıca kaçan en büyük balık olarak da hatırlanıyor. 

NECATİ ATEŞ 

Totti'nin Türkiye şubesi... Necati, iki dönem Galatasaray'da oynadı. Bu yazıya ikinci döneminde, sarı kırmızılıların şampiyonluğuna yaptığı katkıyla konu oluyor.

Geçen sezonun ikinci yarısında Antalyaspor'da oynarken transfer edilen Necati, 16 maça çıktı ve kritik gollere imza attı. Galatasaray, sadece bir kez uygulanan play off sisteminde Fenerbahçe'nin yarım puan önünde şampiyon olurken Necati Ateş sekiz golle üzerine düşeni fazlasıyla yaptı. 

YUSUF ŞİMŞEK 
Yürüyerek adam geçebilen, 32 yaşında ilk kez milli olan Yusuf, yine Beşiktaş'ın devre arası bombalarından.

2009 yılının başında Delgado sakatlanmıştır ve orta alanda lider oyuncu eksikliği hisseden Mustafa Denizli, tecrübeli futbolcuyu gözüne kestirmiştir. Öyle ki Yusuf, Trabzonspor'un da gündemindedir ve hatta bordo mavililerin Antalya'daki kampında bile görülmüştür! Beşiktaş, Yusuf Şimşek'i Trabzonspor'un elinden kapar ve kısa bir peri masalı yaşanmaya başlar.

Beşiktaş'ın son şampiyonluğunda büyük pay sahibi olan Yusuf, "Futbolun işim olduğunu 30 yaşından sonra öğrendim." açıklamasıyla üzüntü ile kızgınlık arası bir duyguya da neden olmuştur.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder