Sayfalar

18 Eylül 2013 Çarşamba

FENERBAHÇELİLER AYDINLAR'A HAKSIZLIK MI ETTİ?

Eski TFF Başkanı kendisinin en haklı kişi, Fenerbahçe'yi yönetenlerin ise en haksız kişiler olduğunu savundu.

Mehmet Ali Aydınlar, 2 Kasım'da yapılması beklenen Fenerbahçe Kulübü Olağanüstü Genel Kurulu'nda başkanlığa aday olmayacağını duyurdu ancak şart koşarak...

Aydınlar, "Ben samimiyet gösterdim, karşılık bulamadım" diyor. Belki gerçekten öyledir. Belki Aydınlar çok iyiydi de çevresi kötüydü.
Basın toplantısında en son yaşanan olaya en başta değineyim. Bir babayı, kaybettiği oğlu yüzünden bir şekilde üzene Allah merhamet etsin, aynı acıyı yaşatmasın.

Eski Futbol Federasyonu Başkanı Mehmet Ali Aydınlar basın toplantısında önce bilinen bazı bilgileri sıraladı, UEFA ile yapılan yazışmaları paylaştı. Sonra kendi ifadesiyle "pazarlıkları" anlattı. Yaptığı pazarlıkların kesinlikle Fenerbahçe Kulübü'nün lehine olduğunu ancak yöneticilerin (Aziz Yıldırım ?) kişisel menfaatlerini öne çıkararak çok sayıda fırsatı harcadığını kaydetti.

Mehmet Ali Aydınlar'a göre puan silme, Avrupa'ya kendi rızasıyla gitmeme vb. yaptırımlara onay vermek Fenerbahçe'nin menfaatineydi.

İşte mesele burada çetrefilleşiyor.

Aydınlar ve Fenerbahçe yönetimi, birbiriyle asla uzlaşamayacak iki düşünceden fikir oluşturmuşlar, eyleme girmişler ve sonuç almışlar.

Aydınlar, Fenerbahçe'nin şike yaptığı fikrinde. Fenerbahçeliler ise asla şike yapmadıklarını savunuyor.

Aydınlar, şike cezasını kesecek mercinin başı olarak en azıyla kurtarmayı amaçlıyor ve bu doğrultuda hareket ediyor. Fenerbahçe ise şike yapmadığı iddiasıyla tümüne karşı çıkıyor...

Mehmet Ali Aydınlar'ın elde ettiği belki en önemli sonuç, Fenerbahçeliler tarafından hain ilan edilmek oldu. Yürüttüğü pazarlıkların karşılığını da alamadı. Çevresindekilerin -tıpkı kendisi gibi, ait oldukları camiaların haklarını savunanların- ihanetine uğradı. İkiyüzlülüğe dayanamadı ve istifa etti.

Fenerbahçe, Futbol Federasyonu Profesyonel Futbol Disiplin Kurulu tarafından yargılandı. Adı karışan tüm takımlar gibi suçsuz bulundu. Yöneticileri ceza aldı. Yöneticilerinin Özel Yetkili Mahkeme'de başlayan, Ağır Ceza Mahkemesi'nde tamamlanan davası sonuçlandı. Hapis cezaları aldı. Yargıtay'daki temyiz süreci devam ediyor. Yetmedi, UEFA yargıladı, suçlu buldu; CAS onayladı.

Bu satırların yazarı, Fenerbahçe'nin ve yöneticilerinin suçsuz olduğuna inanıyor. Sürecin başından bu yana yürütülen medya lincine, Fenerbahçe'nin ve yöneticilerinin haklarının ayaklar altına alınmasına, polisin savcı gibi suçlayıp hakim gibi karar vermesine karşı. Çok özel yetkili hukukun kararlarına mesafeli. Gönül verdiği kulübün şikeye bulaşmış olma ihtimaline de kulübü aklayıp yöneticileri cezalandırma çelişkisine de katlanamıyor. Türk futbolunu temizleme gibi ulvi amaçlarla (!) başlayan ve Fenerbahçe'yi temizlemek gibi misyon edinen süreci reddediyor!

Ancak Fenerbahçe'nin aldığı sonuç da ortada. Kaybedilmiş bir uluslararası hukuk süreci, mahkemeye, UEFA'ya, CAS'a anlatılamayan, açıklanamayan bir "biz yapmadık" haykırışı... Hukuku eğip bükmekte mahir Futbol Federasyonu'nun UEFA ve CAS kararlarından sonra yeniden yargılama kararı alma ihtimali de bulunuyor.

Mehmet Ali Aydınlar ve yönetimi, Fenerbahçe'yi Şampiyonlar Ligi'nden men ederek ama sarı lacivertli kulübe soruşturma sürecindeki tüm diğer takımlarla birlikte yaptırım uygulamayarak çelişkiye düşmüştür. Talimatları uygulamayarak hata yapmıştır. Fenerbahçe'nin menfaatleri dediği, "Fenerbahçe'yi düşüren başkan" olmama çabasından başkası değildir. Samimi olabilir, iyi niyetli de ama cehennem yolları döşerken isyan ettiği çevresinden farklı davranamamıştır. Sadece bu bile şartlı olarak adaylığını koyduğu Fenerbahçe Kulübü Başkanlığı için yeterliliğinin sorgulanmasına yeter. Kaldı ki gerçekten de Aydınlar'ın değişiyle bir kulüp bakkal gibi yönetilemez. İnşaat değil, başarı taraftarın öncelikli talebidir.

Bununla birlikte uzun basın toplantısında eski bir Federasyon Başkanı'nın sözleri olarak değerlendirildiğinde Mehmet Ali Aydınlar'ın değindiği çok önemli noktalar da var.

Anlaşılıyor ki Aydınlar, Trabzonspor'un Fenerbahçe'nin yerine Şampiyonlar Ligi'ne alınmasına müdahale edememiş. Ona göre, soruşturmada adı geçen Trabzonspor yerine Bursaspor'un Şampiyonlar Ligi'nde olması daha doğruydu.

Aydınlar yönetiminin amacı, maç sonuçlarına müdahale ettiği ortaya çıkarılan tüm takımların ceza almasıydı. Bu arada ödüller (yani kupa) geri alınacak ama başka bir kulübe verilmeyecekti.

Mehmet Ali Aydınlar'ın "UEFA'daki süreç Fenerbahçe için bitti ama başka takımlar için bitmemiş olabilir." sözlerine oradaki hiçbir gazetecinin meraklanmaması da ayrı bir soru işareti...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder