Sayfalar

21 Mart 2013 Perşembe

MARŞINI SÖYLEMEM AMA OYNARIM!

Milli marşını söylemediğini gururla açıklayan futbolcu neden o ülkenin takımında oynamaya devam eder?

İspanya Milli Futbol Takımı'nda oynayan Barcelona'lı futbolcu Sergio Busquets, ülkesinin milli marşını hiçbir zaman söylemediğini açıkladı. Açıklama, Fransa Milli Marşı'nı kendisine kimsenin söyletemeyeceğini duyuran Karim Benzema'ya destek olarak yorumlandı.


Milli takım tercihlerinin çoktandır "doğduğu/doyduğu" değil, "doyurana" yöneldiği bir dünyada yaşıyoruz. "Aidiyet duygusu"tercihlerde geri plana atılıyor hatta hiç olmasa da olur hükmünde sayılıyor.

Daha dün gibi aklımda. 2010 Dünya Kupası'nın en çok dikkat çeken maçlarından birinde, Gana - Almanya maçında, gözler iki kardeşin üzerindeydi: Kevin Prince - Jerome Boateng. Kardeşlerden biri Gana milli takımını tercih etmiş, diğeri de Almanya formasıyla sahaya çıkmıştı. 


Turnuvadan önce Almanya'daki tartışmaların odağında takımın yarısının milli marşı söylemediği vardı. Bu satırların yazarı, attığı golle Almanya'ya galibiyeti getiren ve maçın adamı seçilen Mesut Özil'e konu hakkında ne düşündüğünü sordu. "İçimden dua ediyorum. Bence daha iyi." cevabını aldı.

Hoşumuza gitmişti.

"TFF'nin takımını ne tutacağım! Benim milli takımım Fenerbahçe, Galatasaray, Beşiktaş, Trabzonspor vs" diyenler taraftar toplayabiliyor. Bir ülkenin bir bölümünde bir takımın "milli" olarak algılanması da performansından ve başarısından bağımsız olarak hoşumuza gidebiliyor. 

Günün birinde Türkiye Milli Futbol Takımı'nda oynayan ama İstiklal Marşı'nı söylemediğini, söylemeyeceğini, kendisine kimsenin söyletemeyeceğini açıklayan da aynı sempatiden nasibini alacak mı?

Bir kulüp çıksa ve dese ki "Biz ... Milli Takımı'yız!" ne hissedeceğiz?

O zaman da hoşumuza gidecek mi?

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder