Önce zirve...
Çoğu kişi, Galatasaray'ın işinin Fenerahçe'den daha zor olduğu görüşünde. Belki Fenerbahçe'nin rakibi daha zorda gibi görünüyor ama ikisinin de rakiplerini kolaylıkla geçebileceği ortada. Hatta Wesley Sneijder'in yokluğunda daha klasik görünümlü bir 4-4-2 ile Galatasaray'ın iştahlı oynayamayacağını ve gol geciktikçe sıkıntı yaratabileceğini düşünüyorum.
Fenerbahçe açısından rakip neredeyse Gekas'tan ibaret. Yunan futbolcunun Fenerbahçe'ye karşı Samsunspor formasıyla yaptığı hat trick'i hatırlatanlara da sezonun ilk yarısı derim, İstanbul Büyükşehir Belediyesi maçı derim, Webo derim; anlar. Akhisar Belediyesi, şansını sonuna kadar zorlayacaktır elbette ama bence o trenin kaçtığını Pazar günü daha çok kişi görecek.
Bence haftanın maçı Kasımpaşa ile Bursaspor arasında. Kasımpaşa'da Djalma'nın, Viudez'in oynamaması dezavantaj olacaktır. Abdurrahman'ın da sakatlığı var. Kasımpaşa, Beşiktaş maçında zaman zaman iki bekini de çıkararak hücum etti. Orta alanda Ernst'e basmadılar. Bursaspor açısından Edu ve Basser kilit oyuncular olacaktır. Maçın berabere bitmesi olasılığı yüksek.
Benim dikkatimi bir de Trabzonspor - Medical Park Antalyaspor maçı çekiyor. Trabzon kenti maça, adeta Şampiyonlar Ligi çeyrek finaline Galatasaray'ın yerine çıkacaklarmış gibi hazırlanıyor. Bilinen, gerginliğin bordo mavililere iyi gelmediği.
27'nci haftayı Mersin İdmanyurdu - Beşiktaş maçıyla tamamlayacağız. Samet Aybaba, saha dışı tüm gelişmelerden olabildiğince takımı sakınmak için doğru bir hamleyle güneye kampa götürdü. Eskiler "tebdil-i mekanda ferahlık vardır" derler. Maddi açıdan sorunların çözüdüğüne yönelik rahatlatıcı haberler de etkili olacaktır. Beşiktaş, yüksek olasılıkla önde hem Almeida'yı hem de Niang'ı oynatacak. Ben bir de Samet Aybaba'nın sol bekini yine erken çıkarıp çıkarmayacağını merak ediyorum.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder