HAZIR DEĞİLİZ HİÇBİRİMİZ!

Sezon başlamış, iki takım da hazır değil. Bunu da yıllarca olağan bir şeymiş gibi yutturdu büyük Türk futbol ulemaları... Hadi, köşe doldurmaktan fazlasını beceremeyenler var, futbol kulübü yönetenler ve teknik adamların işi ne?

Futbolun bir numaralı yalanı varsa o da sezon başında hazır olmayan/olamayan takımdır. O takım yalandır. Sezona hazır olursun, bir planın ya da anlayışın olur; sezon ilerledikçe onu geliştirirsin. Hatta sezonlar ilerledikçe mükemmelleştirirsin. Doğrusu budur.

Süper Kupa maçında ortaya çıktı ki Fenerbahçe de Galatasaray da sezona hazır değil. Fenerbahçe de yalan, Galatasaray da... Türk futbolunun iki devi, iki "otomatik" şampiyon adayı hazır değilse Türk futbolu hazır değildir. Zaten biliyorsunuz, Türk futbolu da yalandır.

Bilimsel bir takım gerçekleri bana anlatırsanız anlarım. Sporcu performansı, takım performansı, bu performansın hedefe göre sezon planlaması vb. sözleri duymuş/okumuş ve ciddiye almış biri olarak açıkça yazıyorum: Ucunda kupa olan ve ezeli rakibinle karşılaştığın maçta yerim sezon planını, yediririm kötü oyununu!

Fenerbahçe'nin Türkiye'nin belki en sarsak stoper ikilisi üzerine baskıcık oluşturamaması düşündürücü. Galatasaray'ın eksik kalmış rakibi karşısında üstünlük kuramamış olması dikkat çekici. Bu gerçekler "daha sezon başı" saçmalığıyla anlamlandırılabilecek şeyler değil.

Bu arada, atv yorumcularından bir ağabeyimizin, "Kadlec'i stoper oynatmak zorunda kaldı" yorumu, bardağı taşıran son damla oldu, başka kanala kaçtım. Ya hiç olmazsa biraz etrafınıza bakının ya da susun!

Son söz: Maçın en güzel anları olarak Fenerbahçelilerin Süper Kupa'yı kazanan Galatasaraylı futbolcuları alkışmaları olarak gösterenler var. Doğru da bu kadar abartmaya gerek yok, kaybeden elbette ki kazananı alkışlamalıdır. Bi' normalleşin artık!