Sayfalar

27 Ağustos 2013 Salı

SPOR FİLMLERİ: GREEN STREET HOOLIGANS

Holiganizme güzelleme mi, dostluğa övgü mü? Futbolu sevenleri mi anlatıyor, rakip takımın taraftar grubuyla kavga edip attıkları dayağın İngiltere'de Lady Di'nin ölüm haberinden bile hızlı yayıldığıyla övünenleri mi?

Film, tuttuğu takımı hayatının bütün alanlarında öne çıkaran bir grubu anlatıyor. Futbolu değil.

Green Street Hooligans, İngiltere'nin köklü kulüplerinden West Ham United'ın taraftar grubu Green Street Elite özelinde holiganizmi, holiganların düşünce yapısını, eylemlerini, amaçlarını, hayata ve spora bakışlarını anlatıyor.

Futbola "soccer" diyecek kadar uzak hatta beyzbolu daha üstün bir spor olarak gören Amerikalı, geleceği parlak ancak Harvard'dan atılan Matt Buckner (Elijah Wood), ablası Shannon Dunham'ın (Claire Forlani) yaşadığı Londra'ya gelir. Eniştesi Steve Dunham'ın gece için müzikal (?) planları vardır. Daha o gün, yüksek olasılıkla taraftarlıkla ilişkisi basketbol maçında "defence" diye bağırmaktan öteye geçmeyen Matt'i kardeşi Pete (Charlie Hunnam) ile maça gönderir. Pete, West Ham United'ın taraftar grubu GSE'nin lideridir.

Pete elbette bir yankiye bakıcılık etmek istemez ama Matt de dişlidir. Sonunda birlikte takılmak zorunda  kalırlar ve olaylar başlar.

Açılıştaki sert kavga sahnesini gördüğümüzde sanıyoruz ki film, holiganizme eleştirisini gerçekçi bir bakış açısıyla anlatacak. "Er Ryan'ı Kurtarmak" filmindeki kanlı sahneleri savaşa övgü olarak anlamıyorsak burada da öyledir değil mi? Gelgelelim, futboldan bile anlamayan bir Amerikalının bir takımın değil, bir grubun taraftarı oluşunu dostluk, meydan okuma, camdan yapılmadığını anladıkça acıya karşı koyabilme, birey kalmaktansa hastalıklı da olsa bir gruba ait olma ihtiyacı gibi soslarla izliyoruz. Peki, bu nasıl oluyor? İlk yumruğun şehveti ve şiddete duyulan tutkuyla. Matt, holiganlar arasında mutlu olduğunu şu sözlerle ifade ediyor:

- "En iyi kısmı ne? Arkadaşının arkanı kolladığını bilmek değil. Senin, onun arkasını kolladığını bilmek!"

Ayrıca belirtmek gerekir ki holiganlar arasında küfür son derece normal ve GSE'de hiç olmayan siyahlara karşı ırkçı saldırıda bulunmak da bir o kadar olağan... Onlar için spor, bırakın futbolu, sadece tuttukları takımdan ibaret. Bir sahnede Matt, beyzbolun da önemsenmesi gereken bir spor olduğunu "Bir Red Sox oyuncusu topa saatte 140 km hızla vurabilir!" sözleriyle anlatmaya çalışır. Halbuki bu beyhude bir çabadır. Bir Amerikalı ile bir İngiliz'in farklılıklarına da vurgu yapılan sahnede Pete şu karşılığı verir: "Kimin umurunda? Bu sadece senden daha hızlı 31 çektiğini gösterir!"

Film boyunca ölümüne kavgaların tek bir amacı var: Vasat takım West Ham United'ın büyük bir taraftar grubu (!) olduğunu tüm ülkeye duyurmak. Bunu, Manchester deplasmanında United'ın holigan grubunu döverek Lady Diana'nın ölüm haberinin yayılmasından daha hızlı yapıyorlar!

Film, holiganların hayatları hakkında ilginç bilgiler de veriyor. Aslında çoğu içimizden birileri. Ancak hayatlarını holiganlığa devam etmek için kazanıyorlar ve hayatlarına anlamı öyle katabiliyorlar.

Filmden çıkarılabilecek sonuç, hayatını sadece takımından, tribünden, gruptan ibaret görüyorsan ve kavga ederek grubunun itibarını koruduğunu ya da yücelttiğini sanıyorsan ortada büyük bir yanlış var demektir. Ancak filmden bu sonucu çıkarabilmek için eski "reis" Steve'in gördüğü itibarı, büyük satıcı Bovver (Leo Gregory) gibi "en dipteyken" ya da okuldan atılmasına neden olan (o bir van Holden!) doğuştan zengini bir şekilde alt ettikten sonra Matt gibi "çok mutluyken" GSE marşını söylemek gibi naiflikleri çıkarmak gerekir. Film de işte buna yaslandığı için çok seviliyor. Sıradan futbolsevere tribündeki itibarın yollarını anlatıyor. Hayatta yenildiğinde ya da galip geldiğinde takımının-grubunun marşıyla hüznünü ya da sevincini yaşayan taraftarla, işsiz cahilden Harvard'lı gazeteci adayına kadar geniş skaladan seçilen karakterleri sayesinde holiganları normalleştiriyor.

Filmi seyredin, hatta sevin ama kapılmayın.



FİLMİN KÜNYESİ
Holiganlar (Green Street Hooligans)
Yapım Yılı: 2005 (İngiltere)
Yönetmen: Lexi Alexander
Oyuncular: Elijah Wood, Charlie Hunnam, Claire Forlani
Türü: Spor, Dram
IMDb notu: 7,4

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder